7 Günde Doğu & Güneydoğu Anadolu Keşfi: Mistik Bir Yolculuk

Yeni yerler keşfetmenin verdiği keyif bambaşka. Anadolu’nun kadim topraklarını keşfetmek, bambaşka duraklar görmek ve eski uygarlıkların bıraktığı mirasın peşinde bir tura çıkmak için seyahatinizi planlamaya ne dersiniz? Üstelik seyahat için Garenta’da 7 gün ve üzeri araç kiralamalarında net %50 indirim de sizi bekliyor. O zaman bu fırsatı yakalayıp Doğu & Güneydoğu Anadolu’yu keşfetmenin tam zamanı!

Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi ülkemizin farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmış kadim toprakları arasında yer alıyor. Biz başlangıç durağı olarak Mardin’i belirledik. Mardin Havalimanı’ndan araç kiralama yaparak Doğu & Güneydoğu Bölgesi’nde konforlu bir tura başlayabilirsiniz.

Haydi gelin, turumuza ilk olarak Mardin’den başlayalım!

Mardin

Güneydoğu Anadolu’da gezilecek yerler arıyorsanız Mardin bunun için biçilmiş kaftan. Tarihi ve kültürel dokusu, Arnavut kaldırımlı dar sokakları, Mezopotamya’nın mistik ve büyüleyici atmosferiyle sizi zamanın ötesinde bir yolculuğa çıkaracak. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en çok ziyaretçi alan şehirlerinden biri olan Mardin’in etkileyici yapıları ve zengin kalıntıları merak duygunuzu körükleyecek.

Yazları ve kışları sert ve kurak bir iklime sahip olduğundan ziyaret için eylül-kasım ya da mart-mayıs gibi bahar aylarını tercih edebilirsiniz. Mardin’de gezilecek yer çok. Mardin’in açık hava müzesi gibi sokakları, Mardin Ulu Camii, Dara Harabeleri, Kasımiye Medresesi, Kırklar Kilisesi gibi ziyaret edilebilecek çok fazla durak bulunuyor. Bizim sizin için seçtiğimiz durak ise Zinciriye Medresesi!

Zinciriye Medresesi

Zinciriye Medresesi, Mardin’i Mezopotamya Ovası ve Ulu Cami ile birlikte görüp izleyebileceğiniz en büyüleyici yer. Özellikle gün batımına yakın bir zamanda giderseniz büyüleyici ve otantik havası sizi etkisi altına alacak. Artuklu Sultanı Melik Necmeddin İsa tarafından 1385'te yaptırılan bu mimari yapıya ulaşabilmek ise biraz meşakkatli. Dik bir merdiven ile medreseye ulaştıktan sonrası ise muhteşem bir güzelliğin ayaklarınızın altına serilmesiyle her şeye değdiğini gösteriyor. Medresenin içerisinde avlu, cami, türbe gibi farklı yapılar da bulabilirsiniz.

Batman

Dicle Nehri’nin beslediği Batman; binlerce mağarası, inanç turizmi durakları ve yüz binlerce yıl önceye dayanan geçmişiyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi içerisinde görülmesi gereken en kendine has yerlerden biri. Mardin kadar ziyaret edilmese de turizm anlamında gezilecek çok yeri olduğunu söyleyebiliriz. 

Mereto Dağı eteklerinde bulunan cennet vadisi Sason Yaylası, Dicle Nehri, manastırları, Kozluk ve Hasankeyf kaleleri, doğal güzellikleriyle sizi bekliyor!

Bizim sizin için seçtiğimiz yer ise Hasankeyf!

Hasankeyf Ören Yeri

Türkiye’de mutlaka görülmesi gereken yerler listeniz varsa Hasankeyf’i de liste başlarına eklemenizi öneriyoruz. Çünkü yapısı itibarıyla çok özel bir durak. 11 bin yıllık geçmişe sahip olan Hasankeyf, tarihe tanıklık etmesinin yanı sıra binlerce mağaraya da ev sahipliği yapıyor. 

Buraya geldiğinizde zaten yakınında bulunan Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan Er Rızk Camisi’ni, Hasankeyf Kalesi’ni, Zeynel Bey Kümbeti’ni ve kayalar içine oyulmuş Yol Geçen Hanı’nı da ziyaret etme fırsatı bulacaksınız.

Van

Doğu Anadolu’da gezilecek yerler arıyorsanız yolunuzu mutlaka Van’a düşürmelisiniz. Doğu Anadolu Bölgesi’nin en kalabalık şehri olan Van, hayli kozmopolit bir yer. Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Van’ın tarihi M.Ö 5000 yılına kadar uzanıyor. Farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığı için zengin bir kültüre sahip. Geziniz sırasında bu zenginliği her durakta hissedeceksiniz. Eğer hem tarihi hem de doğal bir gezi planlıyorsanız Van gezisi tam size göre. 

Eylül ayında ziyaret ederseniz Akdamar Adası Ayin Törenlerini izleyebilir, Erçek Gölü Flamingo Göçü Festivali’nde allı turnaları yeni duraklarına uğrayabilirsiniz. İpek Yolu üzerinde bulunduğu için gümüş işleme gibi farklı el sanatlarının da geliştiği şehirde alışveriş konusunda da güzel seçenekler bulabilirsiniz. 

Van Gölü 

Dünyanın en büyük sodalı gölü unvanına sahip Van Gölü, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük gölü. Hem tatlı hem de tuzlu su bulunduran göl, manzarasıyla büyülerken yaz sezonunda bir Akdeniz sahilinden farksız. İnce kumlu plajı, şezlong ve şemsiyeleri gölün kenarında görürseniz şaşırmayın. Hem turistler hem de bölge halkı tarafından tam bir cazibe merkezi.  

Bunların yanı sıra Süphan ve Nemrut Dağları ile çevrili göl, 4 farklı adaya (Adır, Akdamar, Kuş ve Çarpanak) ev sahipliği yapıyor. Buraya gelmişken hayli yakın bir konumda bulunan Urartu mirası Van Kalesi’ne uğramayı unutmayın.

Akdamar Adası

Van’ın iklimi her ne kadar sert olsa da Akdamar Adası’nın bahar dönemine denk gelirseniz badem ve kayısı ağaçlarının çiçek açtığını görebilirsiniz. Farklı kuş türleri, tavşanlar ve kaplumbağaların ev sahipliği yaptığı adanın en dikkat çeken yeri ve tek yapısı ise Ahtamar Kilisesi. Her mevsim doğanın farklı manzarasında arzı endam eden kilisenin tarihi ise M.S 915 yılına kadar uzanıyor. Vaspurakan Krallığı tarafından yapılan kilisenin dış cephesindeki kabartmalar ve iç cephesindeki rölyefler ise kesinlikle görülmeye değer. Detaylı bilgi almak için Ahtamar Kutsal Haç Kilisesi web sayfasını ziyaret edebilirsiniz.  

Ağrı

Efsanelerle yükselen Ağrı; Kars, Erzurum, Van şehirleri arasında, sınırda ise İran’ın komşusu olarak konumlanıyor. Kavimler Göçü’nün geçiş noktası olan şehir, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir yer. İsmini Türkiye’nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı’ndan alan şehir, doğal güzellikleri kadar kültürel varlıklarıyla da görülmesi gereken bir yer.

Kışın geldiğinizde Küpkıran Kayak Merkezi’nde kayak yapabilir, Diyadin Kaplıcaları’nda şifalı bir ziyaret gerçekleştirebilirsiniz. İlkbahar ve sonbahar dönemlerinde Balık Gölü, Urartu Kalesi, Keşişin Bahçesi, Diyadin Kanyonu gibi kültürel duraklara öncelik verebilirsiniz. Yaz aylarında sıcaklık hayli yüksek olduğu için ziyaret zorlaşabilir, bilginiz olsun. 

Bizim bu keşif turunda sizin için seçtiğimiz durak ise İshak Paşa Sarayı!

İshak Paşa Sarayı

Ağrı Dağı’ndan sonra bölgenin en çok ilgi çeken duraklarından biri olarak İshak Paşa Sarayı’nı söyleyebiliriz. Osmanlı Dönemi eserlerinden olan saray, 1685-1784 tarihleri arasında inşa edilmiş. Yüksek bir tepede yer alan saray, Doğubeyazıt’ın büyüleyici manzarasını kucaklıyor. Saray ile ilgili detaylı bilgi almak için Ağrı’nın Gözdesi: İshak Paşa Sarayı sayfasını ziyaret edebilirsiniz. 

Önerdiğimiz rotanın dışında farklı bir seyahat planlamak isterseniz de Zamanı Durdurun: Türkiye'nin Cittaslow Rotaları başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.